Page 115 - SAYI 28
P. 115
Haksızlık Akif’in hayatında tahammül edeme- sonra kimseden korkmam!” deme cesaretini or-
diği bir davranıştır. Şuna inanmıştır ki her hak- taya koyar.
sızlık, bir zulümdür. O hayatı boyunca haksızlığın Akif, İstiklal Marşı’na da “KORKMA” hitabı ile
büyüğüne küçüğüne bakmaksızın gücü yettiğin- başlar. Cesur şairden beklenen bir hitaptır aslın-
ce haksızlığa karşı durmuştur. Hayatında bu ör- da. Bu hitap umutları tükenmiş, cesareti kırılmış
nekleri bulmak hiç de zor değildir: Günün birinde bir milleti diriltmeye yeten bir ifadedir. Yazıldığı
Dr. Öğr. Üyesi çalıştığı kurumun müdürü Abdullah Bey’i görev- dönem için de bu böyledir, günümüz için de. Mar-
den alırlar. Akif bunu haber alır almaz hemen şu şın tamamını bu kavram içerisinde yeniden oku-
Kürşad KARA istifanameyi yazar: “Umur-u Baytariye Müdürü duğumuzda şu anlamlar öne çıkmaktadır:
Birinci dörtlükte: Sen korkmazsan al sancağı-
Abdullah Efendi’nin yerden göğe kadar haklı ol-
duğu Bakteriyolojihane meselesinden görevden mız sönmeyecektir. Bu yurtta en son ocak sönene
alınması üzerine, memuriyetimden suret-i ka- kadar al bayrak dalgalanmaya devam edecektir.
tiyede istifa ediyorum.” Bu istifa Orman, Maadin İkinci dörtlükte: Sen korkmazsan Hakk’a ta-
ve Ziraat Nezaretinde bomba gibi patlamıştır, Akif pan bu aziz milletin istiklal hakkı olacaktır.
yapılan haksızlığa kendi memuriyetini sonlandı- Üçüncü dörtlükte: Sen korkmazsan hür ya-
rarak tepkisini göstermiştir. şamaya devam edersin. Hiçbir çılgın sana zincir
Bir başka olayda ise Akif’in çalıştığı fakültede vuramaz. Sen korkmazsan dağları yırtarak hür-
felsefe profesörlüğü yapan Ferit Bey’i, fakülteden riyetine kavuşursun.
kadro harici bırakırlar. O da fakülte profesörlü- Dördüncü dörtlükte: Sen korkmazsan çelik
ğünden çekilir. Hatta sonradan Ferit Bey’i tekrar zırhlı duvarların sahipleri imanını ortadan kaldı-
profesörlüğe aldıkları hâlde o istifasını geri al- ramaz. Sen korkmazsan tek dişi kalmış Batı me-
maz. Bu olaylara şahit olunca şu dizeler daha bir deniyetini alt edebilirsin.
anlam bulur: Beşinci dörtlükte: Sen korkmazsan yurdunu
Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğe- alçaklara uğratmazsın. Bu utanmaz, rezil saldırı-
rim yı durdurabilirsin. Sen korkmazsan Hakk’ın sana
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. vadettiği günler en kısa zamanda gelecektir.
Adam aldırma da geç git diyemem. Aldırırım. Altıncı dörtlükte: Sen korkmazsan şehitler te-
Çiğnerim, çiğnerim Hakkı tutar kaldırırım. pesinden seni izleyen atalarını incitmez vatanına
Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu sahip çıkarsın. Sen korkmazsan bu cennet vatanı
vermezsin. Çünkü bu topraklar için can verenler
Akif’in hayatından günümüze taşıyacağımız diri oldukları için seni izlemekte ve senden de şe-
son özellik onun cesaretli oluşudur. Kurtuluş hitliği beklemektedir.
mücadelesine katılışı çok ilginçtir: Damadı Ömer Yedinci dörtlükte: Sen korkmazsan bu cennet
Rızaya, “Ben artık gidiyorum, der. Yarın sabah. vatan uğruna şehit olursun. Sen korkmazsan va-
Birkaç arkadaş, Üsküdar parkında birleşeceğiz; tanını terk etmiş, vatansız kalmış olmazsın. Dün-
çoluk çocuk sana emanet Ömer. Şimdilik senden yada cüda durumuna düşmezsin.
başka kimsenin, hatta evdekilerin bile haberi ol- Sekizinci dörtlükte: Sen korkmazsan ibadet-
masın.” Ertesi gün gece saat üçte kalkar evden hanelerine düşman eli değdirtmezsin. Düşman
çıkar. Kolunda bir paket vardır, cebinde bir ki- çizmesi bu mabetlere basamaz. Sen korkmazsan
tap. Paketin içinde bir kat çamaşır bulunduğunu dinin şahidi ezanlar susmaz ve ebediyen bu vatan
Ömer Rıza bilmektedir. Bu teslimiyetin kaynağı semasında dinine şahitlik eder.
nedir? Nereden almaktadır bu cesareti? Tabi ki Dokuzuncu dörtlükte: Sen korkmazsan o za-
inancından… man ruhun Arş’a yükselir, sen de şehit olursun.
Cesareti ile ilgili olarak Hasan Basri’nin Akif- Dağ taş bu duruma secde eder.
name adlı eserinde anlattığı olay hayli dikkat Onuncu dörtlükte: Sen korkmazsan ebediyen
çekicidir: Umumi seferberlik zamanında ar- bayrağımız ve milletimiz tutsak kalmayacaktır.
kadaşlarıyla kuru fasulye aşına kaşık sallayan Özgür olacaktır. Sen korkmazsan milletimizin
Akif’e, Nezaret erkânından çıkagelen birisinin, hakkı istiklaldir.
“Yazılarında ileri gitmemesini” nazikçe söylemek Asıl bütün mesele bir milletin korkup kork-
istemesine karşılık: “Nazırına söyle; kendilerini maması ile alakalıdır. Bir millete cesaret aşısı ya-
düzeltsinler! Bu gidiş devam ettikçe bizi sustu- pan bu marşın değeri gün geçtikçe artmaktadır.
ramazlar. Ben fasulye aşı yemeğe razı olduktan Ama temennimiz ve duamız;
“Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın.”
113